🫒ZEYTİN🫒

Zeytin ağacı, ölümsüzlüğün sessiz öğretmenidir; kökleri bin yıllara uzanırken dalları gökyüzüne uzanır. Onun meyvesi, sabrın ve barışın özüdür; insanın doğayla kurduğu kadim diyalogun tadı zeytinde gizlidir.

Kalp Dostu ​

Tekli doymamış yağlar kolesterol dengesini iyileştirir, kalp-damar riskini azaltır.

Güçlü Antioksidan

Polifenol ve E vitamini hücreleri serbest radikallere karşı korur.

İltihap Azaltıcı

Oleokantal doğal anti-inflamatuar etki gösterir.

Zeytin

Zeytinin Kelime Kökeni (etimoloji)

“Zeytin” Türkçesi, doğrudan Hint-Avrupa kökenli Latince oliva / Yunanca elaía soylu kelimelerden gelmez. Türkçedeki “zeytin” sözcüğü Arapça zaytūn (زيتون) biçiminden geçmiştir; Arapça sözcük ise Semitik kökenli olup Aramice/Süryanice zaytā (זיתא) ve İbranice zayit (זית) ile akrabadır. Yani Türkçe “zeytin” sözcüğünün kökü Semitik bir dizgedir; buna karşılık İngilizce/Latince/Yunanca’daki “olive/oliva/elaia” hattı farklı (Hint-Avrupa) bir sözcük ailesine aittir. Bu etimolojik zincir farklı dillerdeki çift-kaynaklı adlandırmaları açıklar: Anadolu ve Doğu Akdeniz’de hem yerel/Eski Doğu dillerinden türemiş adlar hem de Greko-Latin hattından gelen adlar paralel kullanılmıştır.

Botanik ve Coğrafi Köken

Zeytin ağacı (Olea europaea), Akdeniz havzasının tipik türlerinden olup gen merkezinin Doğu Akdeniz / Anadolu ve Levant çevresi olduğu kabul edilir. Bitkinin ilk evcilleştirilmesine ilişkin kanıtlar Doğu Akdeniz (Levant) ve Anadolu’ya kadar uzanır; arkeobotanik ve palinolojik veriler zeytin yetiştiriciliğinin binlerce yıl (Neolitik/Chalcolithic–Tunç Çağı) öncesine kadar dayandığını göstermektedir.

Troas / Troya Bölgesinde Zeytin ve Tarihsel Kullanımı

Troas ( kuzey-batı Anadolu, bugünkü Çanakkale çevresi) Antik Çağ boyunca Akdeniz kültür kuşağının parçasıdır. Zeytin ağacı ve zeytinyağı hem besin hem de ekonomik ürün olarak erken dönemlerden beri bu coğrafyada büyük öneme sahiptir. Geniş ölçekli, palinolojik (polen) araştırmalar ve arkeobotanik çalışmalar Anadolu genelinde zeytin üretiminin MÖ ikinci binyıl civarında (ve bazı verilerde daha öncesinde) yaygınlaştığını gösterir; Troas da bu yayılma koridoru içindedir. Antik kentlerin yakın çevresinde ve antik yazılı kaynaklarda zeytinyağı ticareti, mutfak ve dinsel/ritüel kullanımlar sıkça kaydedilmiştir; dolayısıyla Troya çevresinde de zeytin/yağı hayatın parçası olmuştur. Ancak “Troya’daki (İlion) spesifik tekil arkeobotanik örnekler” üzerine yayınlanmış çok sayıda doğrudan kanıt sınırlı olabilir; yine de bölgenin genel palinolojik-arkeobotanik profili zeytin varlığını destekler.

Kültürel Önem ve Arkeolojik İzler

Zeytin ve zeytinyağı, Anadolu ve çevresinde yemek, yakıt, kozmetik, ilaç ve ritüel amaçlarla kullanılmıştır; antik tapınaklarda, mezarlarda ve ticaret katmanlarında yağ kapları, pres galerileri ve zeytin taşlarına (miller) rastlanır. Troas bölgesinde de antik yerleşimlerin yakınında zeytin ağaçları ve —özellikle Bizans-Osmanlı dönemlerinden kalan— anıt zeytin ağaçları günümüze ulaşmıştır; ayrıca sahil ticaret yolları üzerinden zeytinyağı ticareti yapılmıştır. Genel görüş: Troya’yı çevreleyen ekolojik ve kültürel ortam, zeytin üretimini hem uygun kılmış hem de ekonomik-ritüel olarak değerini artırmıştır

Review My Order

0

Subtotal